Ergenlerde aşılama
Dr.Mustafa Hacımustafaoğlu
Uludağ Üniversitesi Tıp Fakültesi
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı, Bursa
Anahtar kelimeler: Ergenlik, adölesan, aşılama
Ergenlik dönemi genellikle aşı ve diğer sağlık değerlendirilmeleri açısından bebeklik yaş grubuna göre daha ihmal edilen bir yaş grubudur. Ergenlik dönemi başlangıcı değişebilmekle birlikte kızlarda 8 erkeklerde 9 yaş ergenliğin başlayabileceği ilk yaşlar olarak kabul edilir. Bu nedenle genel olarak ergenlik dönemi aşıları ile 8-18 yaş dönemi dikkate alınır. Ergenlik döneminde sağlıklı ergen muayene ve değerlendirmesi yanında genel ve ergenlik dönemi aşı değerlendirilme ve planlaması da önemlidir. Aşı ile birlikte genel sağlık değerlendirilmesinin ergene yönelik psiko-sosyal destek ile birlikte sunulması yararlıdır. Ergen değerlendirilmesinde; büyüme ve gelişme değerlendirilmesi, hipertansiyon, migren, anemi, beslenme, obezite, zararlı alışkanlık, spor gibi genel sağlık değerlendirme ve desteğinin sunulması dikkate alınır. ABD de Amerikan Pediatri Akademisi, Amerikan Aşı Uygulamaları Komitesi (ACIP), Amerikan Aile Hekimleri Birliği (AAFP), Amerikan Tıp Birliği (AMA) ortak kararı olarak, 1996 yılından itibaren 11-12 yaşlarında sağlıklı ergen muayene değerlendirme ve aşı önerileri yapılmasını kuvvetle tavsiye etmektedir. Bu öneri ülkemiz içinde geçerli olabilir. Bu yaş grubu ülkemizde ilköğretim 4-5. sınıflara denk düşmektedir.
Çocukluk çağı (0-18 yaş) aşıları bebeklik dönemi aşıları (< 2.5 yaş), okul öncesi ve ilköğretim 1. sınıf dönemi aşıları (genel olarak 4-7 yaş) ve ergenlik dönemi aşıları (8-18 yaş) olmak üzere 3 ana dönemde değerlendirilebilir. Hekimler ve aileler, sağlıklı çocukların ilk iki dönem aşıları konusunda genellikle ilgili olmalarına rağmen ergenlik dönemi aşıları ve aşı değerlendirmeleri sıklıkla ihmal edilmektedir. Ergen aşılamasında eksik olan aşıların tamamlanması (ki buna yakalama aşıları diyoruz) yanı sıra ergenlerde yapılan aşıların uygulanması tavsiyesi yapılır. Ayrıca risk grubu ergenlerde risk grubu aşılarının yapılması ve belli ülkelere seyahat edecek ergenlere ise uygun seyahat aşılarının seyahat öncesi tamamlanmak kaydı ile yapılması tavsiye edilebilir. Sağlıklı ergen muayenesi önceki aşı durumunun tespiti ve eksikliklerin giderilmesi açısından da önemli bir fırsat sunar. Sağlıklı ergen muayenesi muayeneleri bölümü ile ergenlerin sağlık açısından daha az ilgi gösterilen ve bazen de genellikle okuma ve/veya iş durumları nedeniyle ailelerinden uzak kalabilecekleri erişkin dönem öncesi eksiklerin giderilmesi açısından da önemlidir. Buradaki temel hedeflerinden biride erginin erişkin döneme sağlıklı ve bilinçli bir şekilde geçişini sağlamaktır.
Sağlıklı ergen değerlendirilmesinde genel sağlık değerlendirilmesi yapılır. Ergende varsa mevcut değişik sorunlar belirlenmeye çalışılır (psikolojik sosyal sorunlar dahil). Bunların değerlendirme ve tedavisi yapılır veya aile ile birlikte çözüm önerileri tartışılır. Tekrarlayan veya kronik hastalık durumu (varsa ailesel hastalık hipertansiyon migren, hiperkolestrolemi, diyabet gibi) değerlendirilir. Zararlı alışkanlıklar sorgulanır ve çözüm önerileri tartışılır. Sağlıklı beslenme ve yaşam için spor alternatifleri hakkında bilgi verilir. Ergenin aşı ve sağlık kartı değerlendirilir, yoksa eldeki mevcut belgeler derlendirilerek yani bir aşı ve sağlık kartı oluşturulur. Kayıtlarda eksiklik, silinti düzensizlik varsa yeniden düzenlenir, gerekirse yeniden yapılandırılır. Eksik aşı durumu değerlendirilir. Gereken durumlarda maliyet etkinlik dikkate alınarak aşı durumunun belirlenmesine katkı sağlayabilecek bazı kan tetkikleri (serolojik kontrol) yapılabilir. Yapılacak kan tetkik (serolojik değerlendirme) sonuçları tarihi ile birlikte aşı ve sağlık kartına kaydedilir ve aile bilgilendirilir. Bu serolojik sonucuna göre nasıl davranılacağı/davranıldığı kayıt altına alınır. Eksik aşılar için aileye bilgi vererek yeni bir plan çıkarılır ve aşıları usulüne uygun olarak tamamlanır. Ayrıca ergenlik döneminde yapılacak aşılar için de bir plan çıkarılır aileye danışma verilerek belli bir plan dahilinde uygulanır. Bir kontrendikasyon yoksa aşılara en kısa zamanda başlanır, mümkünse hemen ilk aşılar yapılır. Ergenlik dönemi aşı değerlendirmesine eğer daha önceden değerlendirme yapılmadıysa 10-12 yaşlarında başlamak uygundur. Sağlıklı ergenlerin şartlar uygun olduğu takdirde daha sık görülmelerini gerektirecek başka bir endikasyon olmadığı takdirde yılda bir kez görülmesi tavsiye edilir.
Ergenlik döneminde uygulanabilecek aşılar özet olarak aşağıda belirtilmiştir. Bu aşılar her yıl ülkemizin koşulları da dikkate alınarak Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Derneği tarafından güncellenmektedir.
Yakalama aşıları; Yapılan aşı değerlendirmesinde aslında daha önceden yapılıp tamamlanmış olması gereken aşılarda eksik varsa bu aşıların uygun bir şema ile hızla tamamlanmasıdır. Hepatit B virus aşısı (HBV), Hepatit A virus aşısı (HAV), kızamık-kızamıkçık-kabakulak aşısı (KKK), çocuk felci virus aşısı (Polio), suçiçeği virusu aşısı (VZV), erişkin tip difteri (d), tetanoz (T), erişkin tip aselüler boğmaca (ab) ve bunların karma aşıları (dT, dabT) gibi aşılar genellikle bu gruba girer.
Ergenlerde gerekli olan aşılar; Difteri tetanoz, ergen tipi difteri-boğmaca-tetanoz, grip ve insan papillomavirus aşısı (human papillomavirus; HPV) gibi aşılar bu gruba girer. Ülkemizde mevcut olan ergenlik dönemi aşıları şimdilik bunlardır. Gereken durumlarda bazı başka aşılar da bu gruba eklenebilir.
Ergenlerde yapılması endike olmayan aşılar; BCG, bebekve çocuk tipi difteri-boğmaca-tetanoz, Haemophilus influenzae tip b (HİB; halk arasında menenjit aşısı) (risk faktörü yoksa), konjuge pnömokok aşısı (KPAF; halk arasında zatürre veya pnömokok aşısı), rotavirus aşısı (RV; halk arasında ishal aşısı).
Özetle ergenlik çağı aşılaması ülkemizde hekimler tarafından genellikle gözardı edilen bir uygulamadır. Tüm hekimlerin özellikle çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanlarının bu konuya özel dikkat göstermesi gençlerimizin sağlığının daha kontrollü olmasına ve erişkin döneme daha sağlıklı olarak ulaşmalarına zemin hazırlayacaktır.
Zika Virus nedir?
Son günlerde özellikle Brezilya ve Güney Amerika’da gebeleri ve doğan çocuklarını etkileyen zika virus güncel bir hastalık olarak karşımıza çıkmıştır.
Zika virus sivrisineklerle (Aedes tipi sivrisinek) ile geçen bir viral enfeksiyondur. Zika virus enfeksiyonları ilk kez Afrika’da Uganda da 1947 yılında tanımlanmış olup 1950'li yıllardan itibaren önce Afrika daha sonra Amerika, Asya ve Pasifik Bölgesindeki tropikal ülkelerde insanlarda hastalık yaptığı gözlenmiştir. Zika virus eskiden beri bilinen bir virüs olmasına rağmen 2007'den önce genellikle sporadik vakalar şeklinde saptanmış olup, büyük salgınlar olmadığı için hastalık ve komplikasyonları hakkında az şey bilinmektedir
Zika virus Flavivirus grubundan bir virustur. Genellikle Aedes tipi sivrisinekler tarafından insanlara bulaştırılır. Çoğu olguda Aedes aegypti tipi sivrisinekler bulaştırır, bunlar genellikle tropikal ve subtropikal bölgelerde yaşarlar. Daha serin iklimlerde yaşayamazlar. Daha serin iklimlerde yaşayan Aedes albopictus sivrisinekleri çok daha nadiren virusu bulaştırabilir. Sadece dişi sivrisinekler insanları ısırarak bulaştırır ve birden çok kişiye bulaştırabilir. Aedes sivrisinekleri genellikle gündüz ve erken akşam saatlerinde ısırırlar.
Zika virus enfeksiyonunda kuluçka süresi çok net bilinmemektedir, ancak birkaç gün olarak kabul edilmektedir. Hastalık bulguaları diğer virus enfeksiyonlarına benzerdir. Klinik bulgular; ateş, deri döküntüsü, gözlerde kızarıklık, akıntı, yaşarma kas ve eklem ağrıları, halsizlik, baş ağrısı şeklindedir. Bulgular genellikle hafif ve orta düzeyde olup 2-7 gün sürebilir.
2015'te Brezilya’da zika virus salgını ile aynı dönemde doğan çocuklarda beklenenden çok daha fazla mikrosefali (başın doğuştan küçük olması) ile doğum (4000’e yakın) bildirilmiştir. Yapılan testlerde zika virus enfeksiyonu ve bu olgular arasında güçlü bir ilişkinin olduğu öne sürülmüştür. Mikrosefali ciddi bir bozukluk olup bebeklik ve ilerleyen yaşlarda ciddi nörolojik bozukluklara yol açabilir. Zika virus ayrıca bir çeşit felç durumu olan Guillain Barre Sendromu'na da yol açabilir.
Zika virus enfeksiyonu laboratuvar tanısı kan örneklerinde RT-PCR testi ile konulur.
Zika virus enfeksiyonu için standart bir tedavi henüz yoktur. Tedavide destekleyici tedavi (sıvı alımı, ateş için parasetamol gibi) uygulanır, ağırlaşan olgular hastanede tedavi edilir.
Korunmada henüz etkili bir aşı yoktur. Zika virüs enfeksiyonunun yaygın olduğu bölgelerde sivrisinek kovucular kullanmak, tercihan açık renkli vücudu örten giysiler giymek gibi genel öneriler uygulanabilir. Su birikintilerin engellenmesi veya ilaçlanması genel sivrisinek korunma önlemleri de yararlı olabilir.
Amerika Hastalık Önleme komitesi (CDC) Ocak 2016 son haftası itibariyle gebe kadınların, zika virus enfeksiyonunun yaygın olduğu Orta Amerika, Güney Amerika ve Karayipler Denizi adalarına seyahatlerini ertelenmesini düşünmelerini tavsiye etmiştir. Potansiyel risk nedeniyle Kolombiya ve El Salvador'da kadınların mümkünse gebe kalmayı geciktirmeleri uyarısı yapılmıştır.
Zika virüs enfeksiyonunun ülkemiz için şimdilik dikkate değer bir risk oluşturmadığı söylenebilir.
Hazırlayan: Prof. Mustafa Hacımustafaoğlu
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı
Öğretim Üyesi